Facebook, sosyalist solu hedef alan ve giderek tırmanan bir internet sansürü kampanyası yürütüyor. Hiçbir açıklama yapılmaksızın veya başvuruya izin verilmeksizin Facebook sayfaları kapatılıyor ve bireysel hesaplar kalıcı olarak devre dışı bırakılıyor.
En son sansür eylemi, Facebook’un Toplumsal Eşitlik İçin Uluslararası Gençlik ve Öğrenciler’in (IYSSE) Michigan Üniversitesi şubesinin resmi sayfasını silmesi oldu. IYSSE, Sosyalist Eşitlik Partisi’nin (SEP) öğrenci ve gençlik hareketidir. 2007’den beri üniversitede resmi bir öğrenci grubu olan IYSSE’nin söz konusu Facebook sayfası 2013’ten beri aktifti.
Grubun başkanının, fakülte danışmanının ve altı yöneticisinin hesapları engellendi.
Facebook’un siyasi temizliğinin hedefi olanlar arasında, SEP’in, parti genel merkezinin yanı sıra Dünya Sosyalist Web Sitesi’nin ulusal yayın kurulu bürosunun da bulunduğu Michigan’da yaşayan önde gelen üyeleri bulunuyor. IYSSE Ulusal Sekreteri Genevieve Leigh ile Dünya Sosyalist Web Sitesi’nin ABD yönetici editörü Niles Niemuth’un da hesapları silinmiş durumda. Hem Leigh hem de Niemuth, SEP’in ulusal önderliğinde yer alıyor.
Hedef alınan başka gruplara dair de bilgiler gelmeye başlıyor. Facebook, ABD’deki Struggle La Lucha ve Sosyalist Birlik Partisi ile bağlantılı sayfaları ve ondan fazla hesabı da kaldırmış durumda. Geçtiğimiz hafta sonuna doğru, Birleşik Krallık’taki Sosyalist İşçi Partisi’nin (SWP) sayfaları ve onları yönetenlerin şahsi hesapları silinmişti. SWP’nin ana sayfası geri açılsa da, yerel şubelerinin birçok sayfası ve birçok üyesinin hesabı halen engelli durumda.
Facebook’un bu eylemleri, belirli bir siyasi bağlamda gerçekleşmektedir. ABD devleti içinde süregiden çok büyük bir kriz var; ülkede yaklaşık 430 bin insanı öldüren pandemi şiddetle devam ediyor; uç noktada bir ekonomik kriz var ve işçi sınıfının kapitalist egemen seçkinlerin tüm politikasına karşı öfkesi büyüyor. Egemen sınıf, aşağıdan gelen toplumsal muhalefetin büyümesinden büyük korku duyuyor.
Yaklaşık üç hafta önce, ABD Başkanı Donald Trump, Washington DC’de, seçimin sonucunu iptal edip demokratik hakları yürürlükten kaldırmayı amaçlayan faşizan bir ayaklanma kışkırttı. Trump’ın geçtiğimiz yıl boyunca yaptığı giderek daha öfkeli faşizan açıklamaların başlıca hedefleri, “sosyalizm” ve “Marksizm” oldu.
Demokratlar ise, Cumhuriyetçi Parti ile “birlik” çağrısında bulunan Biden yönetimi ile iktidara geldiler. “Güçlü” bir Cumhuriyetçi Parti’ye ihtiyaç olduğunu ısrarla vurgulayan Biden, faşizan ayaklanmaya karışan ve onu destekleyen üst düzey figürlere yönelik herhangi bir soruşturmaya veya onların ifşa edilmesine karşı çıkıyor.
Washington Post, Pazar günü, “Kongre binası saldırısı, ülke içindeki aşırılıkçılara yönelik geniş çaplı baskıyı teşvik edecek” başlıklı bir yazı yayımladı. Gazete, sağcı şiddetten “ülkenin sinir sistemine yerleşmiş gibi görünen bir hastalık” olarak söz etse de, Facebook’un eylemlerindeki ana hedefinin, her halükarda devletin ve egemen sınıf kesimlerinin desteğine güvenebilen sağ olmadığı açıktır. “Ülke içindeki aşırılıkçılık” denilen torba kategori altında, saldırı sola odaklanacaktır.
Amaç, aşırı sağa yönelik sosyalist muhalefetin kafasını koparmaktır. Gerçekten de IYSSE’nin Michigan Üniversitesi hesabının Facebook tarafından engellenmeden önceki son paylaşımları arasında, WSWS’nin çevrimiçi toplantısı “Amerika nereye gidiyor? Trump’ın darbesi ve faşizmin yükselişi” ve WSWS’nin şu açıklamaları vardı: “Pandemi ve Trump’ın darbe girişimi”, “Cumhuriyetçiler kan dökülmesini isterken Demokratlar iki partinin işbirliği için yalvarıyor” ve “Trump’ın faşist çetesi insanları rehin alsaydı ne olurdu?”
Facebook ve diğer sosyal medya şirketleri kendi başlarına hareket etmiyorlar. Devletle ve özellikle de, aşağıdan gelen tüm toplumsal muhalefet belirtilerine son derece hassas ve bunlara karşı olan Demokratik Parti’yle yakın işbirliği içinde çalışıyorlar.
Dünya Sosyalist Web Sitesi, 2017’den itibaren, solcu ve sosyalist görüşlerin sansürlenip kara listeye alınmasını teşhir ederek buna karşı muhalefeti harekete geçirmiştir. Bu süreç, Google’ın, “güvenilir içeriği” teşvik etmek ve “alternatif görüşleri” aşağıya indirmek üzere arama algoritmalarında değişiklik yapmasıyla başlamıştı. Google’ın ana şirketi olan Alphabet’in CEO’su Sundar Pichai, Dünya Sosyalist Web Sitesi’nin özellikle hedef alındığını itiraf etmiştir.
Google’ın eylemlerini, Facebook, Twitter, YouTube, Reddit ve diğer sosyal medya platformlarının sosyalist görüşlere erişimi engelleyip sansürleme yönündeki bir dizi önlemi takip etti.
Şimdi, eşi görülmemiş kriz koşullarında, egemen sınıf, sansür kampanyasını tırmandırıyor. Facebook tarafından ilk hedef alınan IYSSE sayfasının ve SEP önderlerinin, partinin ve WSWS’nin işçi sınıfı içinde önemli bir etkiye sahip olduğu Michigan adresli olması anlamlıdır. Geçtiğimiz Mart ayında, pandemi ABD’de geniş çaplı yayılmaya başlarken, Michigan’daki otomotiv işçileri, tehlikeli koşullarda çalışmayı sürdürmeye zorlanmalarına karşı fiili grevler başlatmıştı.
WSWS’nin iş bırakma çağrısı yapan yazıları ve açıklamaları, en çok Facebook üzerinden yayılarak on binlerce işçi tarafından okunmuştu.
Sansür hamlesi ancak işçiler, gençler, ilerici aydınlar ve gazeteciler arasındaki muhalefetin en geniş ölçüde seferber edilmesi yoluyla durdurulabilir!
Sosyalist Eşitlik Partisi, bu açıklamayı okuyan herkesi şu adımları atmaya çağırır:
1. Facebook’un attığı adımları derhal geri çekmesi talebiyle info@support.facebook.com ve zuckerberg@fb.com adreslerine yazın. Mektuplarınızın kopyalarını, Dünya Sosyalist Web Sitesi’nde yayımlanmak üzere comments@wsws.org adresine gönderin.
2. Bu açıklamayı dostlarınıza, çalışma arkadaşlarınıza ve Facebook, Twitter dahil olmak üzere sosyal medya üzerinden mümkün olduğunca yaygın biçimde paylaşın. Paylaşımlarınıza #StopCensoringSocialism etiketini koyun.
3. Facebook’un ya da diğer sosyal medya şirketlerinin solcu bireylere ve yayınlara yönelik sansürüyle ilgili her türlü bilgiyi WSWS’ye gönderin, böylece bu saldırıları duyurabilir ve onlara karşı çıkabiliriz.