İsrail ABD’nin desteğiyle İran’a saldırdı

İsrail, Ortadoğu’daki emperyalist askeri taarruzu büyük ölçüde tırmandıracak şekilde, Biden yönetimiyle koordineli olarak Cumartesi sabahı İran’a üç dalga halinde hava saldırısı düzenledi.

İran'ın başkenti Tahran, 26 Ekim 2024 Cumartesi günü erken saatler. [AP Photo/Vahid Salemi]

Beyaz Saray İsrail’in İran’a yönelik yasa dışı saldırısını hızla onaylayarak şu açıklamayı yaptı: “İsrail’in meşru müdafaa kapsamında İran’daki askeri hedeflere yönelik hedef gözeten saldırılar düzenlediğini anlıyoruz.”

Bir Beyaz Saray yetkilisi Bloomberg’e yaptığı açıklamada yasa dışı saldırıyı “hedefli ve orantılı” olarak nitelendirerek onayladı. Bloomberg’e konuşan yetkili, bu yasa dışı savaş eylemini “Başkan ve ulusal güvenlik ekibi, elbette, son haftalarda İsraillilerle birlikte çalışarak” planladılar, diye konuştu.

Bu saldırı, meşru müdafaadan ziyade, İran’ın askeri bir karşılık vermesini sağlamayı amaçlayan hesaplı bir provokasyondur. Böylece İran’ın yanıtı, İsrail’e daha fazla muharip birlik konuşlandırılması ve bölge genelinde daha fazla askeri yığınak yapılması da dahil olmak üzere, ABD-İsrail saldırganlığını meşrulaştırmak için kullanılabilecektir.

İran ordusu hava saldırılarının İlam, Huzistan ve Tahran eyaletlerindeki üsleri hedef aldığını ve ülke genelinde ticari uçuşların askıya alındığını doğruladı.

Saldırı, ABD Başkanı Joe Biden ile İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu arasında 9 Ekim’de yapılan ve Amerikan başkanının saldırıları onayladığı görüşmenin yanı sıra Cuma gecesi Pentagon ve Beyaz Saray ile yapılan bir dizi görüşmenin ardından geldi. Saldırıdan birkaç gün önce, ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin operasyona hava savunma desteği sağlamak üzere ABD muharip birliklerinin İsrail’e ulaştığını açıklamıştı.

Saldırı, ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken’in Netanyahu ile hem İran’a yönelik planlanan saldırıyı hem de İsrail’in Kuzey Gazze’de kalan nüfusu aç bırakma, yerinden etme ya da yok etmeye yönelik “generaller planı”nı gözden geçirdiği kapsamlı görüşmelerin ardından yaptığı Ortadoğu ziyaretlerinin ardından gerçekleşti.

İsrail-ABD’nin İran’a yönelik saldırısı 5 Kasım’daki ABD başkanlık seçimlerinden sadece 11 gün önce meydana geldi. On gün önce Dünya Sosyalist Web Sitesi, Biden yönetiminin İran ile savaşı tırmandırmak için bir “Ekim komplosu” planladığı uyarısında bulunarak şöyle yazmıştı:

Ekim ayında meydana gelen ve yaklaşan ABD başkanlık seçimleri üzerinde önemli etkileri olan olayların uzun bir geçmişi vardır. Biden yönetimi, ABD askerlerini İsrail’e konuşlandırarak Kamala Harris’in seçim şansını etkilemekten ziyade, askeri tırmanış planlarının seçimlerden önce başlamasını sağlamaya çalışıyor. Bir “Ekim sürprizi”nden ziyade, ABD’nin Ortadoğu’daki savaşa katılımını büyük ölçüde genişletmeye yönelik bir “Ekim komplosu” söz konusudur.

Bu uyarılar şimdi doğrulanmış oldu. İsrail saldırısının kapsamı bu noktada belirsiz olsa da Biden yönetiminin İran’ı hedef alarak Ortadoğu’da savaşı pervasızca tırmandırmaya çalıştığı açıktır.

İsrail’in İran’a emperyalist güçler tarafından desteklenen saldırısı, petrol zengini bölgede sömürgeci egemenliği yeniden tesis etmek amacıyla Ortadoğu’da yapılan saldırıların bir parçasıdır. Emperyalist güçlerin Ortadoğu’daki bu saldırganlığı, Rusya’ya ve Çin’e hâkim olma çabalarından ayrılamaz.

Ortadoğu’daki bu emperyalist saldırının en korkunç sonucu, Gazze’deki soykırımdır. Gazze soykırımında resmi ölü sayısı 42.847, yaralı sayısı ise 100.544’tür. Temmuz ayında The Lancet’te yayımlanan bir makalede 186.000 veya daha fazla olduğu tahmin edilen gerçek ölü sayısının bugün çok daha yüksek olması muhtemeldir.

Bu ay Reuters, İsrail’in Gazze’ye tüm ticari gıda sevkiyatını askıya almasının saldırının başlamasından bu yana stokların en düşük seviyeye inmesine yol açtığını ve insan hakları örgütlerinin açlıktan kitlesel ölümler uyarısında bulunduğunu bildirdi.

İran’a yönelik saldırı, ABD ve İsrail askeri saldırılarını tüm bölgeye yayarken, Hamas ve Hizbullah liderlerinin yanı sıra İran’ın önde gelen isimlerini de hedef alan yasa dışı suikast harekâtının ardından geldi. İsrail 16 Ekim’de Refah’ta Hamas lideri Yahya Sinvar‘ı öldürdü. Hizbullah lideri Hasan Nasrallah geçtiğimiz ay Lübnan’da İsrail’in 900 kiloluk 80’den fazla bombasıyla öldürülmüş, Hamas’ın siyasi lideri İsmail Haniye ise Temmuz ayında Tahran’da İsrail tarafından suikasta uğramıştı.

İsrail eş zamanlı olarak Lübnan’a yönelik kara harekâtına ve günlük bombardımanına Cuma günü de devam etti ve Lübnanlı ölü sayısı 2.634’e yükseldi.

Loading